“Diabetes Mellitus” günümüzün temel sağlık sorunlarından birini oluşturmaktadır. Aslına bakarsak dünya tarihinde çok eski zamanlardan beri bu hastalık tanımlanmış olup kimi zaman idrarda şeker çıkması sebebi ile “tatlı idrarlı hastalık” kimi zamanda “sedanter” hareketsizliklik hastalığı olarak değerlendirilmiştir. Temelde diabet glukozun vücutta dağılımını düzenleyen insülin hormonun ya miktarının ya da fonksiyonunun yetersiz olması ile alakalı ortaya çıkan tedavisi ömür boyu devam etmesi gereken kronik bir hastalıktır. Halk arasında şeker hastalığı olarakta bilinen bu hastalık vücutta hemen hemen bütün organ ve sistemleri etkilemesi sebebi ile çok yakın takibi gerekmektedir. Şeker hastalığı kabaca gençlerde ve yaşlılarda olmak üzere iki kısıma ayrılır. Hastalığın ilk belirtileri çok su içme, çok idrara çıkma, ağızda kuruluk hissi ve kilo kaybı olabilir. Uzun vadede kan şekerinin sürekli yüksek seyretmesi gözler, böbrekler, sinir sistemi, kalp ve damarlara zarar verebilir. Gözlerin etkilenmesi ile görmede azalma, görme kaybı böbreklerin etkilenmesi ile idrar miktarında azalma üre yükselmesi ve sonunda sürekli hemodializ tedavisi gerekebilirken kalbin etkilenmesi ile kalp krizine yatkınlık ortaya çıkabilir. Şeker hastalarında temel sorunlardan biride ayaklarda ortaya çıkan yaralardır. Bu yaraların oluşumunda damarların etkilenmesi ile ayakların beslenmesinin bozulması ve sinirlerin etkilenmesi sebebi ile ayaklarda oluşan yaraları hissetmeme önemli rol oynar. Bazan bu yaralar sadece yüzeyel dokuları etkilerken bazande kemik dokuya kadar ilerlemektedir. Yaranın derecesine göre tedavi yaklaşımıda değişmekte olup ilaç tedavisinden amputasyona “hasarlı dokunun cerrahi olarak uzaklaştırılması” kadar gidebilmektedir. Şeker hastalarının sağlıklı bir şekilde yaşamlarını devam ettirebilmeleri için aşağıdaki hususlara dikkat etmeleri gerekir;
- Ayağınızda çıkan nasır, şişkinlik, kızarıklık, siyahlaşma, tırnak batmalarına, parmak aralarındaki çatlaklara dikkat edin böyle bir şey çıkarsa doktorunuza başvurun.
- Çıkan yaralara asla kendiniz müdahele etmeyin yaranın genişelemesine sebep olursunuz
- Ayaklarınızı günlük olarak ılık su ile yıkayın sıcak su kullanmayın suyun ısısını elinizle değil termometre ile ölçün
- Ayak ve bacağınızda uyuşma karıncalanma soğukluk veya hissetmeme tespit etti iseniz doktorunuza başvurun
- Banyodan sonra ayaklarınızı yumuşak bir havlu ile kurulayınız
- Ayakkabınızı giymeden önce içini mutlaka kontrol edin içine girebilecek taş, batıcı madde veya pürüzlü yüzey ve yırtık a.çısından dikkat edin
- Ayakkabı alırken muhakkak ayağınıza en uygununu alın dar, topuklu, sivri uçlu ayakkabılar ayağınıza zarar verebilir
- Yeni ayakkabınızı hergün ayağınız alışıncaya kadar birer saat giyin
- Ayaklarınızın üzerine bağdaş kurarak oturmak yerine uzatarak veya sandalyede oturun
- Çıplak ayakla kum, çakıl, asfalt veya beton üzerinde dolaşmayın terlik giyin
- Kalın ve yumuşak çoraplar giyin
- Ayaklarınız üşüyorsa üzerine sıcak şeyler koymayın bu farketmeden yaraların oluşmasına sebep olabilir aynı şeyler soğuk içinde geçerlidir
- Ayak tırnaklarınızı düz kesin elleriniz titriyor ya da görme sorununuz varsa mutlaka yardım isteyin
- Sigara ve alkolden uzak durun.
Evet yukardaki uyarılara dikkat ederseniz hem yaşam kalitenizi arttırır hemde olabilecek sorunlarda erken teşhis ile bacağınızı olası bir ameliyattan kurtarabilirsiniz, unutmayalım ki kazalardan sonra bacak kesilmesinin en önemli sebeplerinden biri şeker hastalığıdır.